Çıkmak: to leave, to get out

Present Present continuous Past Futur
çıkarım çıkıyorum çıktım çıkacağım
çıkarsın çıkıyorsun çıktın çıkacaksin
çıkar çıkıyor çıktı çıkacak
çıkarız çıkıyoruz çıktık çıkacağız
çıkarsınız çıkıyorsunuz çıktınız çıkacaksınız
çıkarız çıkıyorlar çıktılar çıkacaklar

Present negative Present continuous negative Past negative Futur negative
çıkmam çıkmıyorum çıkmadım çıkmayacağım
çıkmazsın çıkmıyorsun çıkmadın çıkmayacaksın
çıkmaz çıkmıyor çıkmadı çıkmayacak
çıkmayız çıkmıyoruz çıkmadık çıkmayacağız
çıkmazsınız çıkmıyorsunuz çıkmadınız çıkmayacaksınız
çıkmazlar çıkmıyorlar çıkmadılar çıkmayacaklar